2022 yılında uygulanacak asgari ücret bu yıl her zamankinden erken açıklandı. İşçilerin eline geçen net asgari ücret yüzde 50.5 oranında artırılarak 2826 liradan 4253 liraya çıkartıldı. Asgari ücretin işverene maliyeti ise yüzde 40 oranında artarak 4 bin 204 liradan 5 bin 880 liraya yükseldi. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda (AÜTK) işçileri temsil eden TÜRK – İŞ ile işverenleri temsil eden Türkiye İşverenler Sendikası Konfederasyonu (TİSK), tüm işçilerin asgari ücrete kadar olan kazançlarının vergi dışı bırakılacağı konusunda mutabakat sağlanması üzerine asgari ücret kararını oy birliğiyle kabul etti.
Asgari ücretin açıklanmasının ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin yazılı açıklama yaptı. Bilgin’in açıklamasında, “Asgari ücret, çalışma hayatının üçlü sacayağı olan işçi, işveren ve devletin ortak mutabakatıyla belirlendi. Net asgari ücrette bir önceki yıla göre % 50’nin üzerinde artış yapıldı. Tarihi bir mutabakat ile sosyal devlet olmanın gereği olarak yapısal bir dönüşüm sağlandı. Tüm işçilerin ücret gelirlerinin, asgari ücrete kadar olan kısmından gelir ve damga vergileri kaldırıldı” denildi.
İşçi ve işveren sendikaları, tüm işçilerin asgari ücrete kadar olan kazançlarının vergi dışı bırakılması konusunu yıllardır her asgari ücret görüşmesinde gündeme getirdi. Bu yıl bu yönde karar alınması da tarihi bir adım olarak değerlendirildi.
Vergiyle ilgili düzenlemenin kanunla yapılması gerekiyor. AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir ve arkadaşlarının imzasıyla TBMM Başkanlığı’na sunulan kanun teklifinde sadece asgari ücretlilerin vergi muafiyetinden yararlandırılması öngörüldü. Teklife göre, “Asgari ücretli olarak çalışıp ücret ve ücret sayılan ödemeleri toplamı aylık brüt asgari ücret tutarını aşmayanların ücretleri” gelir vergisinden istisna edilecek.
Brüt asgari ücret yeni yılda 5004 TL olarak belirlendi. Brüt ücreti, fazla mesai, yemek parası veya başka bir adla yapılan ödemeler dolayısıyla 1 TL artan işçi vergi muafiyeti kapsamından çıkacak. Bunun ne anlama geldiğini, aşağıda örneklerle anlatacağım.
Öncesinde, tüm işçilerin asgari ücrete kadar olan kazançlarının devlete ne kadar mali yük getireceğine bakalım.
Asgari ücretin üzerinde kazancı olan kişilerin asgari ücrete kadar olan kazançlarından 2022 yılında alınacak vergi tutarı kişinin medeni durumu ve çocuk sayısına göre değişecek. Bekâr bir işçiden aylık 262.71 TL vergi kesilirken, eşi çalışmayan, 3 ve üzerinde çocuğu bulunanlardan hiç vergi kesilmeyecek. Eşi çalışmayan 2 çocuklu işçiden 75.06 TL, 1 çocuklu işçiden ise 131.36 TL vergi kesilecek.
Habertürk’ün edindiği bilgilere göre, 2022 yılında asgari ücretin vergi dışı bırakılmasının işçi başına devlete maliyeti 170 lira olarak hesaplandı. Stajyerler ve kursiyerler çıkartıldığında Türkiye’de yaklaşık 15 milyon zorunlu sigortalı işçi bulunuyor. Tüm işçilerin asgari ücrete kadar olan kazançlarının vergi dışı bırakılmasının devlete maliyetinin de aylık 2 milyar 550 milyon lira, yıllık olarak da 30.6 milyar lira olacağı hesaplandı. Kabaca 31 milyar liralık bir maliyet söz konusu olacak.
Kanun teklifi bu şekilde yasalaştığı takdirde 2022 yılında aylık brüt geliri 5004 TL’yi 1 TL aşanlar bile vergi muafiyeti kapsamından çıkacak. Asgari ücretli işçilere yol, yemek parası gibi ilave ödeme yapıldığında veya fazla mesai ücreti ödendiğinde vergi muafiyeti ortadan kalkacak.
Habertürk’ün yaptığı hesaplamalara göre, brüt ücreti 5004 TL olan bekâr bir işçi hiç vergi ödemeyecek ve eline net 4253.40 TL ücret geçecek. Ancak, aynı işçi o ay 500 TL’lik fazla mesai yaptığında net ücreti sadece 54 TL artacak. Net ücreti 4.307 TL olacak. Başka bir ifadeyle, asgari ücretli bekâr bir işçiye fazla mesai ücreti, yol, yemek parası şeklinde 425 liraya kadar yapılan ödemeler işçinin net ücretine yansımayacak. Vergi ve prim olarak kesilecek.
Bundan sadece eşi çalışmayan ve 3 çocuklu işçiler etkilenmeyecek. Diğer işçilerin tamamı, asgari ücretin üzerinde 1 liralık kazanç elde ettiklerinde dahi vergi muafiyeti kapsamından çıkacak.
Bu durumda asgari ücretle çalışanlara fazla mesai, yol, yemek parası gibi ilave ödemeler ya kalkacak, ya da elden verilecek.
Bu da kayıt dışılığa yol açacak. Devletin hem vergi hem de sosyal güvenlik primi kaybı ortaya çıkacak. Çalışanların kazançları Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) eksik bildirilecek. Emekli aylıkları, SGK’ya bildirilen brüt ücret üzerinden hesaplanıyor. Brüt ücret eksik bildirildiği için emekli aylıkları da düşecek.
Kanun teklifi bu haliyle yasalaştığında, halen brüt ücreti 5000 TL ve altında olan kişilerin ücretleri 5004 TL’de eşitlenecek. Brüt ücreti 5004 TL olan da 5500 TL olan da aynı net ücreti alabileceği için işçiler de çok fazla itiraz edemeyecek.
Birkaç yıl içinde, çalışanların çok büyük kısmının asgari ücretli olması riski ortaya çıkacak.