Rekabet Kurumu, ödeme hizmetlerindeki finteke yönelik küresel gelişmelerin takip edilmesi, Türkiye’de bu ekosisteme ilişkin güncel durumunun değerlendirilerek, yaşanan gelişmelerin rekabete etkilerinin belirlenmesi, rekabet hukuku perspektifinden ne tür yaklaşımların benimsenebileceğinin ortaya konulması amacıyla “Ödeme Hizmetlerindeki Finansal Teknolojilere Yönelik İnceleme Raporu” hazırladı.
Raporda, fintek ekosisteminin bünyesinde barındırdığı fırsatlarla yatırımcıların dikkatini çektiği belirtildi. Son yıllarda fintek girişimlerine yapılan yatırımların artan seyrinin, fintek şirketlerinin yatırım ihtiyacını ve yatırımcıların söz konusu pazara ilgilerini de ortaya koyduğuna işaret edilen raporda, son verilere işaret edildi. Raporda, bu yılın ocak-nisan döneminde, fintek girişimlerinin 28,8 milyar dolar yatırım aldığı bilgisi verildi.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının neden olduğu ekonomik daralmayla bu alandaki yatırımlarda düşüş olmasına karşın özellikle stratejik önemi yüksek yatırımların 2020 yılında da sürdüğü ifade edilen raporda, dünyada fintek girişimlerine yönelik ilginin büyüme eğilimi göstermesinin, Türkiye’nin de bu alanda yeni projelere ve iş birliklerine ev sahipliği yapmasına ortam hazırladığı kaydedildi.
Raporda, şu bilgiler paylaşıldı:
“Teknolojiyi temel alan finansal hizmetlerin getirmiş olduğu yeni soluk sayesinde, ülkemizde fintek girişimleri rağbet görmekte. Türkiye’de son 5 yılda kurulan fintek girişimlerinin sayısına ilişkin veriler incelendiğinde, fintek girişim sayısının yıllar itibarıyla dalgalı bir seyir izlediği, 2017 yılına kadar her sene bir önceki seneden daha fazla sayıda girişimin kurulduğu, sayının 2018’de 81 fintek girişiminin kurulmasıyla en yüksek orana ulaştığı, 2018’den 2021’e kadar olan süre zarfında yeni kurulan fintek girişimlerinin sayısının dalgalı bir eğilim göstermeye devam ettiği görülmektedir.”
Startup Watch verilerine göre, bu yılın ilk 5 ayı itibarıyla Türkiye’de 589 fintek girişiminin hayata geçirildiği ve bunlardan 505’inin varlığını devam ettirdiği aktarılan raporda, ülkede kurulmuş fintek girişimlerinden çoğunluğunun varlığını sürdürüyor olmasının, bu ekosisteminin gelişimi bakımından umut verici olduğu vurgulandı.
Raporda, küreselleşmeyle ticaret ve finansal faaliyet hacminin gün geçtikçe genişlemesinin yurt içi ve dışı ödeme işlemlerinin sayısında artışa sebep olduğu ve bu artışla kullanıcıların en hızlı, elverişli ve güvenli ödeme araçlarına ulaşma arayışının hız kazandığı belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:
“e-Ticaretin günlük hayatın bir parçası haline gelmesi dijital tabanlı finansal çözümlerin keşfini tetikleyen bir başka unsur olarak ortaya çıkmaktadır. Ana faaliyet konusunu ödeme hizmetlerinin oluşturduğu fintek girişimlerinin, yatırım pastasından diğer faaliyet alanlarına nispeten daha yüksek oranda pay alması, bu alanda yenilikçi iş modellerinin oluşmasına zemin hazırlamakta. 2020’de Kovid-19 salgınının tüm dünyayı etkisi altına alması ve buna bağlı tedbirlerle alışveriş alışkanlıklarının yönü, fiziksel ödemelerden dijital ödemelere doğru keskin bir değişim göstermiştir. Salgınla gelen yeni düzende 2020’de e-ticaret hacmi Türkiye’de yıllık yüzde 66 ve küresel bazda yüzde 18 arttı. 2024’e kadar da perakende e-ticaretin Türkiye’de yüzde 20,2, küreselde ise yüzde 8,1, büyüyeceği öngörülmektedir. Bu gelişime bağlı olarak kişi ve kuruluşların e-ticaret düzleminde ödeme yapmasına imkan verecek ödeme araçlarına yönelmesi kaçınılmaz olmaktadır.”
e-Ticaret hacminin giderek büyümesinin, finansal hizmet anlayışında bir değişim dalgası oluşturabilmesinde internete erişimin rolünün önem taşıdığı ifade edilen raporda, Nisan 2021 itibarıyla yayınlanan We Are Social verilerine göre, Türkiye’deki internet kullanım oranının yüzde 78 ile dünya ortalamasının üzerinde gerçekleştiği belirtildi.
Raporda, 24 Ocak 2021 verilerine göre ise Türkiye nüfusunun yüzde 71’inin sosyal medyayı aktif kullandığı, ülkede 16-64 yaş grubundaki kullanıcıların akıllı telefon sahiplik oranının yüzde 97,2 olarak gerçekleştiği, bu kullanıcıların günde ortalama 8 saatini internette geçirdiği aktarıldı.
Bu yılın ocak ayı itibarıyla küresel ölçekte 16-64 yaş kategorisindeki internet kullanıcılarının yüzde 35,2’sinin öncelikli internet kullanım nedeninin finans yönetim olduğuna dikkati çekilen raporda, “Ülkemizdeki finansal hizmetlere ilişkin verilere bakılacak olursa 15 yaş ve üzeri nüfusun yüzde 68,6’sının banka hesabı, kadınların yüzde 32,5’i ve erkeklerin yüzde 50,8’i olmak üzere yüzde 41,6’sının kredi kartının bulunduğu görülmektedir. Ülkemizde bankacılık ve finansal hizmetler uygulamalarının kullanım oranı yüzde 48,2 şeklinde gerçekleşmiştir.” bilgileri paylaşıldı.
Raporda, 2024’te dünya genelinde mobil ve dijital cüzdanla ödemenin yüzde 52’lere kadar çıkmasının beklendiği, buradan hareketle ülkede e- ticaret gelişimi ve internet kullanım oranlarının yüksek olmasına karşın dijital ödeme çözümlerinin benimsenme oranının henüz düşük kaldığı kaydedildi.
Son dönemde popüler bir ödeme yöntemi haline gelen temassız ödemelerin, 2020’de yüz yüze ödemelerin hemen her alanında tercih edilmeye başlandığı ve buna bağlı olarak temassız ödemeyle gerçekleşen işlemlerin sayısının arttığı aktarılan raporda, “2020’de temassız kredi kartı sayısı yüzde 20, temassız banka kartı sayısı yüzde 58, temassız ön ödemeli kart sayısı ise yüzde 26 artmıştır. Ülkemizde 2020’de temassız işlem adedi bir önceki yıla göre 3,5 katına çıkmış ve 0,5 milyar adetten 1,73 milyar adede yükselmiştir.” bilgisine yer verildi.
Raporda, internetten yapılan kartlı ödemelerin de yükseliş eğilimi gösterdiği ve yüzde 37’lik büyüme gerçekleştirerek yıllık 260 milyar liraya ulaştığı belirtilerek, bu çerçevede 2020’de internetten yapılan kartlı ödemelerin toplam kartlı ödemeler içindeki payının yüzde 22’yi geçtiği bildirildi.
Mobil temassız ödemelerin gelişmeye başladığının da altı çizilen raporda, şunlar kaydedildi:
“2020 sonu itibarıyla Bankalararası Kart Merkezi üyesi kurumlar tarafından sunulan mobil temassız ödeme hizmetinde işlem adedi, 2019 yılına kıyasla yüzde 40 artarak 4,3 milyon adede yükselmiştir. 2020’de karekod yöntemiyle yaklaşık 1,5 milyon ödeme işlemi gerçekleşmiş, bu işlemlerin toplam tutarı 292 milyon liraya ulaşmıştır. Başlangıçta geleneksel finansal hizmetlerin teknolojiyle entegre edilerek tüketiciye sunulması bakış açısıyla temelleri atılan fintek ekosistemi, melek yatırımcıların olduğu kadar büyük sermaye şirketlerinin de dikkatini çekmektedir. Finansal hizmetlerin kalitesi ve çeşitliliği, günümüzdeki gelişmelere bağlı artmakta ve müşteri odaklı, hızlı ve yenilikçi bakış açısı önem kazanmaktadır. Gün geçtikçe etki alanını artıran, yıkıcı bir inovasyon oluşturdukları nitelendirilen fintek şirketleri ve finansal hizmetler sunan büyük teknoloji şirketleri, tüketicilere alternatif dijital kanallar oluşturmaktadır. Son yıllarda fintek hizmetlerinin tüketicilerce benimsenmesinde yüksek oranlarda artış gözlemlenmektedir. Araştırma şirketi Ernst&Young çalışmasında, tüketicilerin fintek hizmetlerini kullanımının 2019’da yüzde 64’e yükseldiği ve bu oranın her iki yılda bir yaklaşık 2 kat artış gösterdiği ortaya konulmaktadır.”